Yeni Yazı >>
Home / Genel / Medya İlişkilerinde Yöntemler

Medya İlişkilerinde Yöntemler

Halkla ilişkiler çalışmalarında amaca bağlı olarak medya ile ilişkilerde çeşitli yöntemlerden yararlanılır. Söz konusu yöntemleri şu başlıklar altında toplayabiliriz:

Basın Bültenleri

Basın bültenleri, bir halkla ilişkiler görevlisinin basınla ilişkiler kapsamında başvurduğu yöntemler arasında en ön sırada gelmektedir. Basın bültenleri aracılığıyla medya, kuruluştaki güncel çalışmaları öğrenmekte ve eğer haber değeri varsa değerlendirme yoluna gitmektedir. Bir haberin haber değerine sahip olup olmadığı konusu son derece göreceli bir konudur. Bununla birlikte bir sanayi kuruluş için medyanın ilgi gösterme olasılığı yüksek haber konularını şu şekilde sıralayabiliriz:

1. İmzalanmış, yürürlükte olan ya da sona ermiş sözleşmeler
2. İç ya da dış pazarlarla ticaret anlaşmaları
3. Yeni lisans anlaşmaları
4. Bayii toplantıları
5. Teknik buluşlar, yeni gelişmeler
6. Yeni ürün ya da ürünler
7. Stratejik öneme sahip toplantılar, görüşmeler, ziyaretler
8. Üst düzey yönetim kademelerindeki değişiklikler
9. Sergiler, yarışmalar
10. Sendika ilişkileri, toplu sözleşmeler
11. Yönetici, işgören ilişkileri

Basın bültenleri, içeriği ve biçimsel özelliklerinin yeterliliği ölçüsünde işe yararlar. Başarılı bir basın bülteninin hazırlanmasında aşağıdaki noktalara dikkat edilmesi gerekir:

A- İçerik

– Halkla ilişkiler görevlileri aynen bir gazeteci gibi kuruluşlarının faaliyetlerini gözleyerek bu olayları haber değeri olup olmadığı açısından değerlendirmelidir.
– Basın bülteni, haber yazım ilkelerine bağlı kalınarak yazılmalıdır. Bir halkla ilişkiler uzmanı basın bülteni yazarken, şu sorulara doğru yanıtlar verebilmelidir:

– Basın bülteni, okuyucunun sorabileceği tüm soruları yanıtlıyor mu?
– Basın bülteninde kim, ne, nerede, ne zaman, nasıl, neden soruları açık bir şekilde yanıtlanıyor mu?
– Haberin gerektirdiği tüm bilgi kaynaklarına yeterli düzeyde ulaşılmış mı?
– Haberle ilgili tüm tarafların görüşlerine yer verilmiş mi?
– Basın bülteni, haberin gerektirdiği tüm bilgileri içerecek şekilde tam olmalıdır. Eksik haber hem haber değerini zayıflatır hem de yanlış değerlendirmelere neden olabilir.
– Basın bülteninde geçen özel adlar ve yerlerin doğru yazılıp yazılmadığı titiz bir şekilde kontrol edilmelidir.
– Basın bülteninin içeriği ve dili kesinlikle, kuruluşun reklamını yapıyor gibi bir izlenim taşımamalıdır.
– Yazım kurallarına dikkat edilmelidir.
– Bülten içeriği gerekiyorsa fotoğraf, resim, çizim ve benzeri materyalle desteklenmelidir.

B- Düzen

– Basın bülteninin görünümü temiz, bakıldığında rahat okunabilir olması gerekir.
– Bültenler, dosyalama ve üzerinde kolaylıkla düzeltme yapma olanağı sağladığı için, A4 boyutundaki kağıtlara yazılmalıdır.
– Basın bültenlerinde mutlaka tarih bulunmalıdır. Tarihsiz basın bülteni, tarihsiz gazete gibidir.
– Basın bülteninin sonuna, daha fazla bilgi alınabilecek kişi veya kişilerin adları, elektronik posta adresleri ile telefonlarının eklenmesi gerekir.
– Gazetecilerin bülten üzerinde çalışmalarına olanak vermek için, satırlar iki ara ile yazılmalıdır.
– Birden fazla sayfalı basın bültenlerinde, sayfa sonlarında devam olduğunu belirtecek işaret koymalıdır.
– Bülteni bir sayfa ya da en fazla iki sayfayla sınırlandırmak doğru olacaktır.
– Her zaman beyaz ya da açık renkli kağıtları tercih edin.
– Eğer bülten bir sayfadan fazla ise sayfaları birbirine zımbalayın.
– Fotoğraf varsa, arkasına fotoğrafın kime ait olduğunu ve neyi gösterdiğini özetleyin.
– Her zarfa tek bir bülten koyun.
– Eğer az kullanılan kısaltmalar veya kısaltılmış adlar kullandıysanız bunların açılımını belirtin.

C- Zamanlama

– Basın bülteninin, ne zaman dağıtılacağı, en az yazımı kadar önemlidir. Gazetelere öğleden sonra dağıtılan bültenin içeriği ne kadar önemli olursa olsun, ertesi gün yayınlanması olanaksızdır. Basın bülteni sabah saat 11. 00′e kadar tüm yayın organlarına dağıtılmış olmalıdır.
– Basın bülteninin dağıtılacağı gün, gazetelerin gündemlerinin önceden öğrenilmesi yerinde olur. Eğer gündem çok yoğun ise haberiniz medyada yer almayabilir.
– Basın bültenlerinin halkla ilişkiler görevlilerince dağıtılması yerinde olur. Böylece halkla ilişkiler görevlileri, medya görevlileri ile tanışma ve ilişkilerini pekiştirme fırsatı bulurlar. Ayrıca, bu şekilde bültenin yayınlanma şansı da artırılmış olur.
– Basın bültenleri her yayın organına aynı gün içinde, ayrım yapılmaksızın, eşitlik ilkesi doğrultusunda dağıtılmalıdır.
– Medya genellikle cumartesi ve pazar günleri haber sıkıntısı çektiği için bu günlerde basın bültenlerini değerlendirmede daha cömert davranır. Kuruluşların bu günler için özel basın bülteni çalışması yapmaları yararlı olur.
– Basın bültenleri zaman zaman ambargolu olarak dağıtılabilir. Ambargo, dağıtılan bültenin belirlenen gün ve saate kadar yayınlanmaması gerektiğini anlamı taşır.
– Hiç bir zaman bir kuruluş gazete ya da televizyona verdiği reklam karşılığında haber bülteninin yayınlanmasını isteyemez. Başka deyişle, eğer haberimi yayınlamazsan bende reklam vermem diyemez. Bu nedenle kesinlikle basın bülteni bir reklama iliştirerek gönderilmemelidir.
– Medya için halkla ilişkiler görevlileri birer “haber kaynağı”dır ve medyanın bültenle ilgili sorularını yanıtlamaları gerekebilir. Bu nedenle halkla ilişkiler görevlilerinin bültenlerin içeriği ile ilgili derinliğine bilgi sahibi olmaları gerekir. Diğer yandan medya basın bülteni ile yetinmeyip, daha fazla bilgi, fotoğraf, grafik gibi haberi destekleyici malzeme isteyebilir. Halkla ilişkiler görevlilerinin medyanın bu tür istekleriyle karşılaşabileceklerini bilmesi ve buna hazırlıklı olmaları gerekir. Medyanın bu tür isteklerinin karşılanmaması durumunda halkla ilişkiler uzmanlarının medya karşısındaki saygınlığı zedelenir. Medya, inisiyatif kullanamayan, sorumluluk alamayan, kısacası işini doğru yapamayan kişilerle ilgilenmeyi zaman kaybı olarak görür.

Mutlaka Okumalısın!  İknaya Karşı Koyma ve İnanılırlık

 

Bir halkla ilişkiler çalışanı için basın bülteni neden önemlidir? Açıklayınız.

Basın Toplantıları

En yaygın başvurulan medya ile ilişki yöntemlerinden birisi de basın toplantılarıdır. Basın toplantıları, konunun önemi bir basın bülteni ile yansıtılamadığı durumlarda düzenlenir. Dolayısıyla gerekli gereksiz her konuda basın toplantısı düzenlemekten kaçınılması gerekir. Aksi takdirde “Yalancı çoban” öyküsünde olduğu gibi, ilk basın toplantılarına gösterilen ilgi daha sonrakilerde görülmeyebilir.

Basın toplantısı için yapılması gereken hazırlıkları şu şekilde açıklayabiliriz:
1. Basın toplantısı için saat belirlenirken, o saatte medyanın ilgi göstereceği başka ne gibi etkinliklerin ya da olayların olacağı araştırılmalıdır.
2. Toplantının yapılacağı yer, herkesin kolayca ulaşabileceği merkezi bir yer olmalıdır. Örneğin son yıllarda İstanbul’daki basın toplantılarının, medya kuruluşlarının İkitelli gibi merkezden epeyce uzak bir bölgede bulunması nedeniyle bu bölgeye yakın otellerde düzenlendiğini görüyoruz.
3. Medya mensupları, basın toplantısına yazılı olarak davet edilmelidir. Telefonla davetin hatırlatılması yolunu da gidilebilir. Davette konu, konuşmacı veya konuşmacılar, yer, tarih, saat, ulaşım olanakları açıkça belirtilmelidir.
4. Basın toplantısı davetiyesinde, toplantının saat kaçta başlayacağı ve biteceği belirtilmelidir.
5. Toplantı salonunun düzenlenmesi, ikramın ne olacağı ve ne zaman verileceği önceden kararlaştırılmalıdır.
6. Eğer gerekiyorsa medyaya, konu ve konuşmacı ile ilgili ayrıntılı bilgi davetiye ile birlikte gönderilmelidir.
7. Davet yazılı olarak, toplantı tarihinden en az bir hafta önce yapılmalıdır. Ayrıca, toplantıdan bir gün önce telefonla toplantının anımsatılması ve toplantıya kimin katılacağının öğrenilmesi yerinde olur.
8. Ayrıcalık yapılmadan konuyla ilgili tüm medya kuruluşları basın toplantısına davet edilmelidir.
9. Toplantının başından sonuna kadar tümünün ses ve görüntü kaydının yapılması için gerekli çalışmalar önceden yapılmalıdır.
10. Medya görevlileri, basın toplantısını canlı olarak yayınlamak ya da haberi anında telefon veya elektronik posta yoluyla ofislerine geçmek isteyebilirler. Bu nedenle bu tür istekleri karşılayacak teknik hazırlık önceden yapılmalıdır.
11. Basın toplantısını düzenleyen kişi ya da kişiler, medyadan gelebilecek sorulara hazırlıklı olmalıdır. Tüm sorulara açık, net ve doğru yanıtlar verilmelidir.
12. Medya görevlilerinin karşılanmaları kadar, uğurlanmaları da önemlidir. Halkla ilişkiler görevlilerinin bu konuya da özen göstermeleri gerekir.
13. Basın toplantısının ardından toplantıya katılan gazetecilere mektup ya da elektronik posta yoluyla teşekkür edilmeli, toplantı ile ilgili haberlerin ertesi gün yayın organlarında yer alıp almadığı da mutlaka izlenmelidir.

İstanbul deniz ile buluşuyor…

İstanbul için, ufukta deniz göründü…
Eston Yapı A. Ş, Türkiye’nin en büyük metropolünde…
Özel sektörün en büyük gayrimenkul projesi ile…
Bir ilke daha imza atıyor…

Avrupa Yakası’nda…
1,5 milyon metrekarelik alanda…
Deniz ile iç içe…
4 bin bahçeli evden oluşan…
1 milyar dolarlık proje…
Bu heyecanı paylaşmak üzere, düzenlediğimiz “Basın Lansmanı”na katılımınızı rica ederiz.
Saygılarımızla,
Eston Yapı A. Ş.

Tarih: 10 Mayıs 2006, Çarşamba
Saat: 10. 00- 13. 30
Yer: Yakuplu / Büyükçekmece
Program:
10. 00- Buluşma
10. 15- Taksim AKM Önü Hareket
10. 30- Topkapı Yeşil Plaza Önü Hareket
10. 30- Güneşli BP Benzin İstasyonu Hareket
11. 00- Basın Toplantısı
12. 00- Kısa Proje Turu
12. 30- Öğle Yemeği
13. 30- Dönüş

Mutlaka Okumalısın!  İletişim ve İşlevleri

BASIN BÜLTENİ

Eston’dan, Türkiye’nin en büyük özel sektör gayrimenkul projesi 
İstanbul Deniz’e kavuşuyor…

– Büyükçekmece Yakuplu’daki 1. 5 milyon metrekarelik alan üzerinde, dubleks ve tripleks 4000 bahçeli evden oluşacak Eston Deniz Projesi, “Bahçeli Eviniz, Kapı Komşunuz Deniz” sloganı ile start aldı. Eston Deniz, şehrin merkezinde olmasına karşın, marinası, plajı ve 1,5 kilometrelik sahil şeridi ile denizle bütünleşmiş yeşillikler içinde benzersiz bir bahçeli yaşam konforu sunuyor. Eston Deniz’in, Yakamoz Mahallesi adıyla bir yıl içinde tamamlanacak ilk etabı, 7 ana tip ve 27 farklı çeşitte 207 bahçeli evden oluşuyor… Türkiye’de konut talebinin en büyük bölümünü oluşturan orta-üst gelir grubu için, son yıllarda gerçekleştirdiği projelerle, erişilebilir fiyatlarda nitelikli bahçeli ev kavramını yerleştiren Eston, son projesiyle bu alanda bir ilke daha imza attı. Eston, 4000 bahçeli evden oluşan yeni projesiyle İstanbul’u yeniden deniz ile buluşturdu.

Büyükçekmece Yakuplu’daki 1,5 milyon metrekarelik alanda gerçekleştirilecek Eston Deniz Projesi, düzenlenen bir basın lansmanı ile tanıtıldı. Eston Yapı Genel Müdürü Salih Kuzu, Eston Deniz Projesi ile ilgili sunuşunda, Türkiye’de orta gelir grubunun geçmiş yıllardaki ekonomik krizlerin ardından yeniden toparlanma süreci içinde olduğunu ve kentin ulaşılabilir noktalarındaki iş ve ticaret merkezlerine yakın geniş alanlarda üretilen nitelikli konut projelerine, önümüzdeki yıllarda talebin daha da artacağını vurguladı. Eston Yapı’nın son yıllarda gerçekleştirdiği projelerle orta üst gelir grubu için ürettiği, erişilebilir fiyatlarda ve optimum metrekarelerdeki, çağdaş yaşam standartlarını yansıtan bahçeli evlerin yoğun bir taleple karşılaştığını vurgulayan Genel Müdür Kuzu, “Bugüne kadar yüzde 90′ı oturmak üzere büyük bir beğeni ile satın alınan farklı projelerimizdeki az katlı bahçeli evler, arsaları ile birlikte hızlı bir değer artışı sağlayarak, sahiplerine önemli bir yatırım avantajı da kazandırdı” dedi. Eston Yapı Genel Müdürü Salih Kuzu, marinası, plajı ve 1,5 kilometrelik sahil şeridi ile İstanbul’un merkezinde denizle iç içe bir yaşam tarzı sunan Eston Deniz Projesi’nin, bahçeli ev konseptinde ulaştığı ölçek itibariyle gayrimenkul sektöründe bir devrim niteliği taşıdığını vurguladı.

Yakamoz Mahallesi satışa sunuldu

Eston Deniz’in, Yakamoz Mahallesi adıyla 207 bahçeli evden oluşacak ilk etabı, satışa sunuldu. İnşaatı bir yıl içinde tamamlanarak sahiplerine teslim edilecek olan 7 ana tip ve 27 farklı mimari özellik taşıyan dubleks ve tripleks bahçeli evler,…… metrekare ile……. metrekare arasında değişiyor. Her biri…… metrekare ile…… metrekare arasında bahçeye sahip olan evler, her tür konfor özelliklerinin yanı sıra, aydınlık olmaları ve alan kaybını ortadan kaldıran işlevsel mimari özellikleri ile de sakinlerine, huzurlu ve keyifli bir yaşam alanı sağlıyor. Yakamoz Mahallesi’ndeki bahçeli evlerin fiyatları 236 bin dolardan başlıyor.

Denize uzaktan bakmak yerine, onunla daha samimi bir ilişkinin kurulabilmesini sağlayan projede güvenlik, doğa, spor, deniz ve marina özellikleri öne çıkıyor. Plajın da yer aldığı 1,5 kilometrelik sahil şeridi nedeniyle, su sporlarını evlerinin önünde rahatça yapılabilme olanağı elde edecek olan bahçeli ev sahipleri, marinadan da avantajlı bir üyelik sistemiyle yararlanarak, denizin keyfini yaz- kış sürebilecekler.

Eston Deniz, planlanan 8 mahalle tamamlandığında toplam 4000 bahçeli evden oluşacak. İlk etabı oluşturan Yakamoz Mahallesi’nde örnek evler 2 ay içerisinde tamamlanacak. Proje ile ilgili detaylı bilgiye, proje alanındaki Eston Deniz Satış Ofisi, www. eston. com. tr ve www. estondeniz. com internet adreslerinde yer alan web siteleri ya da…… no. lu telefondan ulaşılabilecek.

Diğer Bir Basın Bülteni Örneği İse Aşağıdaki gibidir.
Basın Bülteni
Ayrıntılı bilgi için:
İlyada İletişim-Ayşe Başer
Tel: 0 (212) 273……
e-mail: … @…. com. tr 08 Temmuz 2005

GOLDAŞ YAZ OKULU ÖĞRENCİLERİ “AKDENİZ”İ TAKIYA UYARLADI

Tasarım öğrencileri Olympos’ta
Akdeniz’i yeniden keşfetti

Türk mücevherat sektörünün öncü kuruluşu Goldaş Kuyumculuk tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen “Takı Tasarım Yaz Okulu”, Türkiye çapında 7 üniversiteden 14 öğrencinin katılımı ile Antalya Olympos’ta hayata geçirildi.

Akdeniz’in muhteşem güzellikteki doğası, masmavi denizi ve eşsiz tarihi zenginlikleri arasında 27 Haziran – 4 Temmuz tarihleri arasında gerçekleştirilen projeye, takı tasarımı ve teknolojisi alanında eğitim veren 7 üniversiteden çoğunluğu kız, 14 genç ve idealist öğrenci katıldı.

Mutlaka Okumalısın!  Halkla İlişkilerin İlkeleri

İstanbul’dan Erzurum’a kadar farklı illerdeki okullardan gelen öğrenciler yaz okulu boyunca, yaptıkları gezilerle Akdeniz’in doğası ve denizini yeniden keşfetmekle kalmayıp, Akdeniz’e ayrı bir canlılık katan eski medeniyetlerin izlerini sürdüler. Müze ve tarihi yerlere yapılan gezilerde tasarımları için esin kaynağı arayan öğrenciler, “Akdeniz/Akdeniz” konsepti ile takı tasarımı atölye çalışmaları yaptılar.

Öğrencilere tasarım çalışmalarında Dokuz Eylül Üniversitesi, Taş ve Metal İşlemeciliği Programı’nda Öğretim Görevlisi ve Kuyumculuk Tarihi Araştırmacısı Arkeolog Dr. Altan Türe ve yine aynı bölümde görevli Müjgan Emre danışmanlık yaptı. Goldaş Kuyumculuk tasarımcısı Olgu Tükel de genç tasarımcı adayları ile bilgi ve deneyimlerini paylaşarak bir tasarımcı olarak çalışmaya başladıklarında onları nelerin beklediğini gençlere aktarmaya çalıştı.

Yaz okulu boyunca, Akdeniz kültürünü daha iyi anlamak için Antalya Müzesi, Akdeniz Medeniyetleri Müzesi, Antalya Kale içi, Phaselis, Olympos, Chiemaera ve Arykanda antik kentlerini gezen genç tasarımcı adayları Akdeniz’in ruhunu hissetme şansına sahip oldu. Yapılan geziler yanında danışman öğretmenlerin Akdeniz kültürü, mitolojisi ve takı tasarımı gibi konular üzerine yaptıkları sunumlar da öğrencilerin çizdiği tasarımlara ışık tuttu.

Yaz okulunun son gününde öğrencilerin bir hafta boyunca tüm yaratıcılıklarını konuşturarak ortaya çıkardıkları tasarımlar, jüri tarafından konsepte uygunluk, ergonomi ve estetik açılardan değerlendirildi. Akdeniz esintileri taşıyan birbirinden güzel tasarımların hayata geçtiği Goldaş Takı Tasarım Yaz Okulu’nun galipleri ise Gazi Üniversitesi’nden Senem Burkaz ve Elif Karataş ile Dokuz Eylül Üniversitesi’nden Cande Ertekin ve Yılmaz Karagöl, Marmara Üniversitesi’nden İlknur Türkyılmaz oldu.

Basın Kokteylleri

Medya ile ilişkileri yakınlaştırmak amacıyla düzenlenen basın kokteylleri, kurumun ve yöneticilerin hoş, sıcak bir ortamda medya görevlilerine tanıtılması, ilişkilerin pekiştirilmesi fırsatını sağlar. Basın kokteylleri, basın toplantısının hemen ardından verilebileceği gibi basın toplantısından bağımsız olarak da düzenlenebilir. Basın kokteyli, göreve yeni atanan bir yönetici, bir yıldönümü, kutlama, bir açılış, yeni ürün ya da hizmet tanıtımı gibi amaçlarla düzenlenebilir. Basın kokteyllerinin düzenlenmesinde de, basın toplantısında olduğu gibi bazı ön hazırlıkların yapılması, medya görevlilerinin yazılı ve sözlü olarak davet edilmesi gerekir.

Basın Gezileri

Basın gezileri ve turları, kuruluşu ve yönetimini medyaya daha yakından tanıtma amacı taşır. Haber amaçlı bu organizasyonların, yeni bir teknolojinin yerinde görülmesi, fabrikanın ek ünitelerinin incelenmesi gibi önemli nedenlere dayandırılarak düzenlenmesi gerekir. Basın gezileri, bir gün içinde başlayıp bitebileceği gibi bir kaç gün de sürebilir. Basın gezisi programı, ulaşım, ikram, görevli kişiler, dağıtılacak basın dosyası gibi çalışmalar dikkate alınarak çok iyi bir şekilde planlanarak, uygulanmalıdır.

Medya Ziyaretleri

Halkla ilişkiler uzmanları, mutlaka medya kuruluşlarını belirli aralıklarla ziyaret etmelidir. Bu ziyaretler, medya görevlileri ile kişisel ilişkilerin geliştirilmesini, karşılıklı bir anlayışın oluşmasını kolaylaştıracağı için medya ile ilişkilerin daha başarılı bir şekilde sürdürülmesine yardımcı olur.

Basın Dosyası

İyi bir şekilde hazırlanmış basın dosyası kurumun medya imajını olumlu yönde etkiler. CD formatında da hazırlayabileceğimiz basın dosyasında genel olarak şu bilgiler yer alır:
– Kuruluşun tarihçesi.
– Kuruluşu tanıtan yayınlar
– Konuşma metinleri
– İlgili haber metinleri
– Durum raporları
– Kuruluşun sektördeki ve piyasadaki durumu hakkında hazırlanan raporlar
– Kurum yöneticisinin fotoğraflı özgeçmişi
– Kuruluş ile ilgili resim, fotoğraf, amblem, logo vb. görsel malzemeler

Kupür Derleme

Kuruluş ile ilgili, gazete ve dergilerde çıkan haber, fotoğraf gibi materyalin kesilerek arşivlenmesine kupür derleme adı verilir ve değişik biçimlerde yapılabilir. Yalnızca kuruluşa ait basında çıkan haberlerin derlemesi yapılabileceği gibi, doğrudan kuruluşla ilgili olmayan sektörle ilgili ya da genel ekonomik sosyal ve siyasal gelişmelerle ilgili konularda da yapılabilir. Kupür derleme çalışmalarında konulara, haberlerin içeriklerine, yerli ya da yabancı basında yayınlanmasına göre genel bir sınıflama yapılması gerekir. Halkla ilişkiler görevlileri her sabah görevine gazete okuyarak ve ilgili internet sitelerini izleyerek başlamalı ve kuruluşla ilgili gördüğü haberlerin kupürlerini düzenleyerek dağıtımını sağlamalıdır. Kuruluşla ilgili televizyon haberlerini ise “medya takibi” yapan şirketlerden ücret karşılığı edinmek mümkündür.